47 Ronin olayı gerçek mi sorusunu elbette günümüzde her 10 gençten bir tanesi soruyor. Bu soruyla ilgilenenlerin ise genellikle Japon tarihi ile yakından ilgilenen kişiler olduğunu görebiliyoruz. Tarihi bir olay olmasından dolayı olayın gerçeklik payının olup olmadığı da şüpheleri beraberinde getiriyor. 47 Ronin gerçek bir olaysa bile o dönemde nasıl gerçekleşti ve günümüze kadar nasıl taşındı? Bu olayın gerçekleşmesindeki ana karakterler kimler? Japonya’da yaşanan bu intikam temalı olay bizlere ne gibi dersler veriyor? Gibi bütün soru işaretlerinizi haberimizi okuduktan sonra cevap bulabilirsiniz.
47 Ronin Gerçek Mi?
47 Ronin olayı ile ilgili son dönemlerde olayın gerçek mi yoksa bir kurgudan mı ibaret olduğu konusu sık sık gündeme gelmeye başladı. Bu olayla ilgili olarak aslında kökenlerine inmemiz gerekirse tarih sayfaları bizleri Japonya’nın 1703 yılında yaşandığı iddia edilen bir olaya doğru sürüklüyor.
Günümüzde de bir hayli merak konusu haline gelen olayla ilgili olarak geçmişten günümüze bir hayli spekülasyonlar bulunuyor. 47 Ronin aslında gerçek bir olaya tanıklık ediyor. Tarih sayfalarında ronin kelimesi aslında Japonca bir kelime kökeni olarak bizi karşılıyor. Kelimenin Türkçe meali ise efendisi olmayan samuray anlamını taşıyor
O dönemde samurayların efendilerinin öldürülmesi ve bu olay üzerine efendi olarak adlandırılan baş samuraylarının intikamını almaya çalışan öğrencileri konu ediniyor. 47 Ronin ise 47 farklı öğrencinin kendileri için koydukları isim şeklinde biliniyor.
Öte yandan tarih araştırmaları sonucu olarak 47 Ronin olayı gerçek ve aslında ülkemizde de bilinen ‘’Kan Davası’’ olarak bilinen kavram ile ne kadar benzer durumlar içerdiğini görebiliyoruz. Kimi kaynaklarda efsane olarak geçse de bu olayın gerçek bir olay olduğunu söyleyenlerin sayısı da bir hayli fazla.
Japonya’da bilinen diğer kan davaları olan Soga Kardeşlerin İntikamı ve Lgagoe Kan Davası gibi davalar kadar önemli ve büyük bir kan davası olan 47 Ronin olayı da yer alır.
Uğradığı saldırı sonrasında intihar eden 47 Ronin’in samuraylarının intihar etmesinin ardından bu saldırıya neden olan kişilerden intikam alınmasını anlatan bir süreç olduğundan da bahsedebiliriz.
