Eğitim Bir Sen, Anayasa Mahkemesi’nin %2 sendika barajını iptal etmesinin ardından yeni bir sendikal kota önerisiyle gündeme geldi. Genel Başkan Ali Yalçın, sosyal medyada yaptığı açıklamada, %1 sendika kotası önerisini müjdeledi. Bu kota ile toplu sözleşme ikramiyesinin yeniden düzenleneceğini belirten Yalçın, teklifi büyük bir kazanım olarak sundu. Ancak bu yeni düzenleme, sendikal eşitsizlik ve siyasi bağlantılar konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. “Kotaya giren potaya mı giriyor?” sorusu gündemde.
Sendika Barajı Tartışmaları ve Ali Yalçın’ın Açıklamaları
Memur hakları için toplu sözleşme masalarında sessiz kalan, “Hükümet ne verdiyse” diyen, memurların özlük ve mali hakları için tepki göstermekten çekinen Eğitim Bir Sen, sendika barajının iptal edilmesinin ardından tepki gösterir hale geldi. Yakın tarihte basın açıklamaları yapmış, meydanlara inmiş, ana muhalefet partisini suçlamıştı. “350 TL” alırken memurun geçim sıkıntısı çekmediğini, ancak sendika barajının iptaliyle zor duruma düştüğünü iddia etmişlerdi.
Bu sabah, Eğitim Bir Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, sosyal medyada yaptığı paylaşımda “Toplu Sözleşme İkramiyesi Mağduriyetimiz Ak Parti Tarafından Tekrar Çözülüyor” diyerek, ana muhalefet partisini suçlayıp hükümete övgüler yağdırdı. Ali Yalçın, “CHP’nin davası, AYM’nin kararı ile kamu görevlilerinin sendikal birikiminden, alın terinden, cebinden alınan Toplu Sözleşme İkramiyesi; TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmekte olan Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifine Ak Parti Milletvekillerinin önergesi ile eklenmiştir” dedi.
Ali Yalçın, hizmet kolunda sendika üyesi olabilecek kamu görevlilerinden en az %1’ini üye kaydeden sendikaların üyelerine toplu sözleşme ikramiyesinin 707 gösterge rakamı üzerinden ödeneceğini belirtti. Aylık 410 TL artışla birlikte toplamda 637 ₺’nin ağustos ayından itibaren ödeneceğini açıkladı. Yalçın, “Kazanımlarımın devamını sağladık” diyerek bu minik artışı büyük bir kazanım olarak sundu.
Ali Yalçın, “…teklifin, Genel Kurul aşamasını da geçeceğine inanıyoruz” diyerek, daha Genel Kurul’dan geçmeden ve Resmî Gazete’de yayımlanmadan olmuş gibi lanse etti. Bu durum, sendikanın konfor alanlarının bozulmasından korktuğunu ve yüksek maaşları kaybetmekten endişe duyduklarını gösteriyor.
Sendikal Kota ve Eşitsizlik
%2 sendika barajı, Anayasa Mahkemesi tarafından eşitsizliğe aykırı olduğu için iptal edilmişti. Şimdi %1 kota önerisi, benzer eleştirilerle karşı karşıya. Eğitim Bir Sen’in bu kota ile kendi konforunu korumaya çalıştığı ve siyasi bağlantılarının etkisi altında hareket ettiği iddia ediliyor.
Başına % koyduktan sonra devamına yazılacak rakamın bir önemi yok. Yetkili sendikayı hükümet kırmayacak gibi de duruyor. Ancak %1 kotasının belirlenmesi, yine soru işaretleri oluşturuyor. Kota demişken, asıl dikkat edilmesi gereken kotanın dışında kalanlar olabilir. Siyasi bağlantısı olan sendikalar mı kotanın belirleyicisi?
Potaya girerek sayı olma gayretindeyken, kotaya girmek mi gerekiyor? Ya da kotaya giren mi potaya giriyor? Bu sorular, sendikal mücadelede cevaplanmayı bekliyor.