Tokat'ın Sulusaray ilçesinde 5.6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Yerin 5.9 kilometre derinliğinde gerçekleşen bu sarsıntı, çevre illerde de hissedildi ve bölge halkında kısa süreli paniğe neden oldu. Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, bu depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı'nı tetikleme ihtimali olmadığını belirtti. Ersoy, yan kollarda meydana gelen bu tür sarsıntıların 7'nin üzerinde bir depreme yol açmayacağını ifade etti.

Deprem ve Kuzey Anadolu Fay Hattı İlişkisi

Kuzey Anadolu Fay Hattı 2

18:11'de Tokat'ın Sulusaray ilçesi merkezli meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki deprem, bölge halkında ve çevre illerde endişe yarattı. Deprem, yerin 5,9 kilometre derinliğinde gerçekleşti ve geniş bir alanda hissedildi. Bu önemli sismik olayın ardından, deprem uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki potansiyel etkileri hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Tokat'taki depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF) ile doğrudan bir ilişkisi olmadığını belirtti. Ersoy'a göre, bu deprem KAF'ın ana kolunda değil, yan dallarından birinde meydana geldi. Ersoy, "Bu bölge, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın yan kollarından birinde yer almakta ve burada 6-6.5 şiddetinde depremler meydana gelebilir, ancak 7'nin üzerinde bir deprem beklenmemektedir" dedi.

Yoğun Kar Yağışı Kastamonu'yu Teslim Aldı: Ilgaz Dağı Geçidi Kapatıldı Yoğun Kar Yağışı Kastamonu'yu Teslim Aldı: Ilgaz Dağı Geçidi Kapatıldı

Prof. Dr. Şükrü Ersoy, depremin derinliğinin nispeten düşük olması (yaklaşık 6 kilometre) nedeniyle bazı yapılar üzerinde hissedilebilir etkiler yaratabileceğini ifade etti. Ersoy, "Yapısal hasar, bina özelliklerine bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Bu yüzden depreme dayanıklı şehirler ve yapılar geliştirmemiz şart" şeklinde konuştu. Ayrıca, Tokat ve çevresindeki binaların deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Deprem, Tokat başta olmak üzere Sivas, Yozgat gibi çevre illerde de yoğun olarak hissedildi. Sarsıntı sonrası panik yaşayan vatandaşlar, geceyi dışarıda geçirmeyi tercih etti. AFAD ve yerel yönetimler, vatandaşları sakin olmaları konusunda uyardı ve acil durum ekipleri, olası hasarlar için hızla bölgede incelemelerde bulundu. İlk belirlemelere göre ciddi bir hasar veya can kaybı yaşanmadı.

Prof. Dr. Ersoy ve diğer sismoloji uzmanları, bölge sakinlerini ve tüm Türkiye'yi, deprem gerçeğiyle yaşamayı kabullenmeye ve her zaman hazırlıklı olmaya çağırıyor. Ersoy, "Deprem kuşakları üzerinde yer alan ülkemizde, her an büyük bir sarsıntı meydana gelebilir. Önemli olan, bu sarsıntılara karşı en az hasarla nasıl dayanıklı hale gelebiliriz ve nasıl hazırlıklı olabiliriz sorularına odaklanmaktır" dedi.

Bu deprem, bir kez daha Türkiye'nin deprem kuşakları üzerinde ne kadar kritik bir konumda olduğunu ve alınması gereken önlemlerin sürekli gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Vatandaşların, deprem anında yapılması gerekenler konusunda bilinçli olmaları ve her zaman hazırlıklı bulunmaları büyük önem taşımaktadır.