Muazzez İlmiye Çığ, uzun ve dolu dolu bir ömrün mimarı. Bugün 110. yaş gününü kutlayan Çığ, Sümer medeniyetine yaptığı katkılarla dünyanın ilk kadın Sümerolog’u olarak tarihe geçmiş bir isim. Atatürk’ün aydınlanma hareketinin ilk ürünlerinden biri olan Çığ, “Yaşadım Demek için Ne Yapmalı?” kitabında yaşam felsefesini okurlarıyla paylaşıyor.
Çığ, insanı genç tutan şeylerin yaşama sevinci, üretme arzusu ve sevme kabiliyeti olduğunu vurguluyor. Gençlik yılları sona erdiğinde bile insanların aynı hevesle sevebileceğini, sevilebileceğini, mutlu olabileceğini ve hayal kurabileceğini fark ettiğini anlatıyor.
Sorumluluk duygusunun gelişmemesinin özgüven eksikliğine yol açtığını, değerli olana anında gerekli kıymeti göstermemenin pişmanlığa neden olduğunu belirten Çığ, modern hayatın sunduğu kolaylıkların yeni sorunlar getirdiğini de vurguluyor. Bu nedenle sağlığımız için harekete geçmemiz, özellikle de günde en az yarım saat yürüyüş yapmamız gerektiğini tavsiye ediyor.
Çığ’ın yaşam felsefesi; çalışmak, okumak, boş durmamak ve tutkularına sahip çıkmaktır. Kaygılardan uzak kalmak için de her zaman kararlı ve enerjik olmak gerektiğini belirtir. Acıları hakkıyla yaşamanın, duygulara gereken karşılığı vermenin önemli olduğunu vurgular.
Yaratıcılığın en zor zamanlarda insanı bulduğunu, cesur olmanın sorumluluk almanın ve mücadele etmenin ön şartı olduğunu söyleyen Çığ, alçakgönüllülüğün de önemine değinir. Başka kültürleri, dilleri, coğrafyaları tanımanın insanı yetiştirdiğini, topluma ve dünyaya karışabilir hale getirdiğini anlatır.
En zor dönemlerde bile pes etmeden ayağa kalkmayı, mücadele etmeyi ve iz bırakmayı önemseyen Çığ, sevmek, sevilmek, üretmek ve hayal kurmak gibi duyguların her yaşta insanı mutlu ettiğini söyler.
Sümer kültürünün bilge kadını Muazzez İlmiye Çığ, 110 yıllık ömründen edindikleriyle gençlere ışık tutmaya devam ediyor. Onun hayat dersleri, uzun ve anlamlı bir yaşam sürmek isteyen herkese yol gösteriyor. İşte Muazzez İlmiye Çığ’dan 20 Yaşam Tavsiyesi:
- “Ben hayatın anlamının, dediğim gibi üretmek ve sevmek olduğunu düşünenlerdenim. Bu yüzden de çareyi çalışmakta, hem de çok çalışarak yaşamakta ve karşılık beklemeden sevmekte buldum.”
- “Halbuki insanı genç tutan, yaşama sevinci, üretme arzusu ve sevme kabiliyeti. Bu yönlerim kuvvetli olduğunu sanıyorum. Bıraksan çınar ağaçlarını, zeytin ağaçlarını, çam ağaçlarını saatlerce izleyip keyif alabilirim.”
- “Gençliğimde insanın yaşı ilerledikçe hayattan yavaş yavaş elini eteğini çekmesi gerektiğini düşünürdüm. Ama yaşlanınca fark ettim ki insanlar gençlik yılları son bulduğunda da aynı hevesle sevebiliyor, sevilebiliyor, mutlu olabiliyor, üzülebiliyor, hayal kurabiliyorlar.”
- “Çocukken sorumluluk duygusu gelişmeyenlerin, ilerleyen yıllarda özgüven eksikliği hissetmesi kaçınılmaz oluyor.”
- “Bizim için değerli olana yaşandığı anda gerekli kıymeti göstermezsek, sonunda pişmanlık duymamız kaçınılmaz oluyor.”
- “Bugünün insanı maalesef ancak zorunlu ise yürüyüş yapıyor, neredeyse her şeyi ayağına istiyor. Bu hareketsizliği kolaylık zannetmek aksine kırmak lazım. Sağlığı elverişli olan herkese günde en az yarım saat yürüyüş yapmayı öneriyorum. Modern dünyanın bizlere sunduğu kolaylıklar beraberinde yeni sorunlar getiriyor. Bu sebeple çağ bizi buna zorlasa da her şeyi ayağımıza istemekten vazgeçmeli, en başta sağlığımız için harekete geçmeliyiz.”