Türkiye'nin sağlık sektöründe bir döneme damga vuran trans doktor Larin Kayataş, 2021 yılında 'genel ahlakı bozduğu' iddiasıyla meslekten men edilmişti. Ancak, geçtiğimiz yılın sonunda yaptığı açıklama ile üst mahkemenin, men cezasının hukuka aykırı olduğuna karar vermesi sonucunda, Kayataş'ın mesleğine iade edildiği öğrenildi. Kayataş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Demokrat, laik, özgür bir Türkiye Cumhuriyeti adına Saygılarımla" ifadeleriyle adaletin tecellisi için mücadele ettiğini vurgulayarak, toplam 20 aylık doktor maaşının faiziyle birlikte geri ödenmesi kararının yanı sıra göreve iade edildiğini belirtti. Larin Kayataş'ın mesleğe dönmesinde torpil olup olmadığı araştırılmaya başlandı.

Aşkolandın Larin’ Yeniden Hastane Koridorlarında

Taksim Eğitim Araştırma Hastanesi'nde pratisyen hekim olarak görevine geri dönen Kayataş, zorunlu hizmet kapsamında atandığı bu hastanede daha önce yaşadığı mobbing, baskı ve ayrımcılık iddialarını hatırlattı. Ancak, bu zorlu süreçlere rağmen mesleğine geri dönmenin mutluluğunu dile getiren Kayataş, adaletin sağlanmasının yanı sıra, toplumun daha geniş bir kesimi tarafından kabul görmeyi umduğunu ifade etti. 

Hülya Avşar: "Meryem Uzerli ile Röportajda Günah Keçisi İlan Edildim!" Hülya Avşar: "Meryem Uzerli ile Röportajda Günah Keçisi İlan Edildim!"

Gelecek Planları Almanya'da: Larin Kayataş'ın Hikayesi

Mesleğine geri döndükten sonra Türkiye'de uzun vadeli bir kariyer planı yapmayı düşünmediğini belirten Kayataş, "Daha iyi bir gelecek için Almanya'da yapacağım" diyerek gelecek planlarına yönelik ipuçları verdi. Trans bireylere yönelik daha kapsayıcı ve destekleyici bir ortam bulma arayışında olan Kayataş, Almanya'nın sağlık sektöründeki fırsatları ve toplumsal kabulü göz önünde bulundurarak, orada bir kariyer inşa etmeyi hedefliyor. 

LGBTQ+ Hakları İçin Mücadele: Trans Doktorun Göreve İadesi

Larin Kayataş'ın yaşadığı hukuki mücadele, sadece bireysel bir adalet arayışı olmanın ötesinde, toplumsal dönüşüm ve kabul arayışını da simgeliyor. Trans bireylerin meslek hayatında karşılaştıkları zorluklara karşı mücadelesi, genel ahlak normlarının sorgulanması ve adaletin yerine gelmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu süreç, Türkiye'deki LGBTQ+ hakları mücadelesine dair daha geniş bir perspektifi de gündeme getiriyor.

Larin Kayataş'ın mesleğine geri dönüşü, adaletin tecellisi adına umut verici bir gelişme olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, Kayataş'ın Türkiye'de uzun vadeli bir kariyer düşünmediği ve Almanya'ya yönelik planları, ülkedeki LGBTQ+ bireylerin yaşadığı zorluklara ve toplumsal kabul sorunlarına dair düşündürücü bir perspektif sunuyor. Gelecekte, Kayataş'ın başlattığı bu mücadele ve dönüşüm, toplumsal farkındalığın artmasına ve LGBTQ+ hakları konusunda daha fazla adım atılmasına vesile olabilir.

Editör: Haber Merkezi