NASA'nın gelişmiş X-ışını teleskopları, galaksimizde yaklaşık 1.500 yıl önce nükleer yakıtı tükenerek kendi içine çöken ve sonrasında nötron yıldızına dönüşen dev bir yıldızın kalıntılarından oluşan büyüleyici bir görüntü elde etti. Bu görüntü bir el yapısını andırıyor ve nötron yıldızının ortasında bulunuyor. Nötron yıldızları, hızla bir hızla kendi eksenleri etrafında dönerler ve bu özellikler bilim dünyasında büyük ilgi uyandırır. Özellikle genç nötron yıldızları veya pulsalar madde ve antimadde püskürterek görsel olarak etkileyici şölenlere neden olabilirler.

El Şeklindeki Görüntü Olağanüstüydü

Bahsedilen PSR B1509-58 pulsarı 2001 yılında NASA'nın Chandra X-ışını Gözlemevi tarafından keşfedildi. Bu pulsarın çevresinde oluşan nebula MSH 15-52, bir insan eline kayıtlı ve nötron yıldızı bu el şeklinin ortasında, avuç içinde yer alıyor. Bu tür gözlem ve olaylar, evrenin gizemlerini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor ve bilim dünyasında büyük merak uyandırıyor.

At Suratlı Kadın Stella Kimdir? Gerçek mi? At Suratlı Kadın Stella Kimdir? Gerçek mi?

nasa

Nötron Yıldızları Eridi

Bir nötron yıldızı bir yıldızın ölüm süreci sonunda ortaya çıkar. Yıldızın çekirdeğinin, nükleer yakıtın tükenmesi sonucu büyük bir bolluğu yaşar ve atomaltı sızıntın nötron yıldızının erimesi sonucu oluşan son derece yoğun bir nesne oluşur. Bu tür nötron yıldızları, manyetik alanlar ve hızlı dönüşleri nedeniyle X-ışını radyasyonu üretirler. Pulsarlar olarak bilinen bu nötron yıldızları radyo dalgaları optik ışık ve X-ışınları gibi farklı çeşitlilikteki dalga boylarında gözlemlenebilirler. MSH 15-52 nebula İçeriğindeki PSR B1509-58 pulsarıyla ilgilidir. Bu nötron yıldızının manyetik alanlarının son derece güçlü ve kalıcı maddeyi ve ışın etkileyerek bu tür ilginç şekillerin ortaya çıkmasına neden olması mümkündür.

Bu Durumun Astrolojik Etkisi Nedir?

Astronomi, evrenin derinliklerini ve bilinmeyenleri keşfetme konusunda büyüleyici bir alandır. Bu tür gözlemler ve olaylar, genel hatlarıyla sırlarını anlama yolunda büyük adımlar atmamıza yardımcı oluyor. Astronomik gözlemler ve gerçek gök cisimlerinin hareketleri, evrenin bölümleri hakkında önemli istatistiki veriler sağlar, ancak bu kaydedilen astrolojik verilerin çalıştığı bilimsel bir gerçektir. Dolayısıyla astrolojik etkilerin bilimsel olarak desteklediği bir kanıt bulunmamaktadır. Bu nedenle gözlemlenen astronominin astrolojik bir etkisinin olduğu iddiası bilimsel açıdan geçerli değildir.