Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’ı Meclis kürsüsüne davet ettiği yönündeki açıklamalara sert tepki gösterdi. Halk TV’de İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Yeni Bir Sabah programına konuk olan Ağıralioğlu, “Devlet beyin dediğini HDP’liler bile söyleyemiyordu. Böyle münasebetsiz işlere heves edilmesini asla doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı. Söz konusu çıkışı “devleti boşa düşüren” bir hata olarak değerlendiren Ağıralioğlu, siyasetin sorumluluğunu yerine getiremeyen adımlarla, milletin büyük bedeller ödediğini vurguladı.
“Devleti ve Meclisi Boşa Düşürmek Kabul Edilemez”
Ağıralioğlu, terörle mücadelede geçmişte yapılan çözüm süreci denemelerine atıfta bulunarak, Abdullah Öcalan’ın muhatap alınmasını “devletin meşruiyetini zedeleyen” bir adım olarak nitelendirdi. Açıklamasında, “Devlet, pişman olanı dinler ama teröristleri muhatap almaz. Öcalan gibi bir ismin yeniden gündeme getirilmesi, Türk milletine ve devletine büyük bir hakarettir” ifadelerini kullandı.
Geçmiş deneyimlerden ders alınmadığını söyleyen Ağıralioğlu, “O dönem Öcalan’ı muhatap almanın sonuçlarını gördük. Şehirlerimizi kaybettik, toplumsal huzur yara aldı. Şimdi aynı hatayı tekrar etmenin mantığını anlamak mümkün değil” dedi. Ayrıca, bu tür adımların Kürtlere ve Türk milletine büyük bir hakaret olduğunu belirterek, “Kürt haklarını bir cinayet şebekesiyle konuşmayı kabul edemeyiz. Kürt kardeşlerimizi PKK ile özdeşleştirmek onlara hakarettir” açıklamasında bulundu.
“Devlet Bey Neden Bu Adımı Atıyor?”
Ağıralioğlu, Devlet Bahçeli’nin bu çıkışını anlamlandırmakta güçlük çektiğini ifade ederek, “Millet bedelini ödeyecekse, bu adımın gerekçesini millete açıklayın. Öcalan’ı çözümün bir parçası haline getirmek, devletin sorunlarını çözme kapasitesinin olmadığını itiraf etmektir. Türk Devleti’nin böyle bir acziyete düşmesini kabul etmiyorum” dedi. Bu tür adımların, uluslararası arenada Türkiye’nin konumunu zayıflatacağına ve terörle mücadeledeki kararlılığı sorgulatacağına dikkat çekti.
“PYD ve NATO Üzerinden Baskılar Artıyor”
Programda PYD ve NATO’nun Türkiye üzerindeki etkilerine de değinen Ağıralioğlu, “PKK artık tamamen PYD’ye geçti. NATO müttefikimiz olarak bize vermesi gereken silahları düşmanlarımıza veriyor. Binlerce TIR silah, teröristlerin eline geçiyor. Diplomatik maharetimiz ve pazarlık gücümüz zayıfladı” diyerek hükümetin uluslararası politikalarını eleştirdi.
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türkiye’ye İyi Gelmedi”
Ağıralioğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni de eleştirerek, bu sistemin Türkiye’yi sorunlarını çözemeyen bir yönetim yapısına sürüklediğini söyledi. “Millete etkin, hızlı ve doğru kararlar vaat edildi ancak bu vaatler gerçekleşmedi. Sistemin revize edilmesi gerekiyor, çünkü bu haliyle ülkemize fayda sağlamıyor” ifadelerini kullandı.
“Toplum Mazeretsiz Muhalefetsizlik ve Kifayetsiz Muhalefet Arasında Sıkıştı”
Ağıralioğlu, hem iktidarın hem de muhalefetin sorun çözme kapasitesini kaybettiğini belirtti. “Bugün muhalefetin kifayetsizliği, iktidarın ise mazeretsiz maharetsizliği nedeniyle millet sıkışmış durumda. Bu kadar sorunun olduğu bir ülkede muhalefetin iktidar olamaması, büyük bir siyasi eksikliktir” dedi.
“Bu Memleketi Ayağa Kaldırmak Zor Değil”
Türkiye’nin sahip olduğu potansiyelin doğru yönetimle büyük başarılara dönüşebileceğini belirten Ağıralioğlu, “Bu kadar kaynak ve imkana sahip bir ülkeyi yönetememek büyük bir maharetsizliktir. Siyaset yerine oturtulursa Türkiye coşkun bir ırmak gibi ilerler” ifadelerini kullandı. Liyakatli ve dürüst bir yönetim anlayışıyla ülkenin her alanda büyük bir sıçrama yapabileceğini söyledi.
“Siyaset Gerçekleri Konuşmalı”
Ağıralioğlu, Türkiye’nin mevcut siyasi yapısının söylem ve eylem uyumsuzluğundan kaynaklanan bir kriz içinde olduğunu vurguladı. “Siyaset, millete gerçekleri söylemeli. Daha iyi bir ülke mümkün mü? Bunun cevabını vermeliyiz. Eğer mümkünse neden yapamıyoruz? Eğer değilse neden halka yalan söylüyoruz?” diyerek siyasetçilerin sorumluluğunu hatırlattı.
Yavuz Ağıralioğlu’nun açıklamaları, hem iktidara hem de muhalefete yönelik sert eleştiriler içermesiyle dikkat çekti. Ağıralioğlu, toplumun sorunlarının çözümü için daha şeffaf, hesap verebilir ve liyakatli bir yönetim anlayışına ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Bu açıklamalar, siyaset arenasında uzun süre tartışılacak gibi görünüyor.
