Türk milletinin bağımsızlık yolundaki kararlılığı, 29 Ekim 1923’te Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanıyla taçlandı. Anadolu topraklarında yıllar süren mücadelelerin ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kararıyla kurulan Cumhuriyet, bugün 102’nci yılını kutluyor.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkmasıyla başlayan bağımsızlık mücadelesi, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılması ve Lozan Antlaşması’nın ardından 29 Ekim 1923’te yeni bir yönetim şekliyle sonuçlandı. “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi doğrultusunda temelleri atılan Cumhuriyet, milletin kendi kaderini tayin ettiği yeni bir dönemin başlangıcı oldu.
1920’de Meclisin açılmasıyla halkın doğrudan temsil edildiği yönetim biçimi belirginleşirken, 13 Ekim 1923’te Ankara başkent ilan edildi. Ancak devletin yönetim şekli henüz resmi olarak tanımlanmamıştı. Hükümetin kurulamadığı 28 Ekim akşamında Atatürk, yakın çalışma arkadaşlarını Çankaya Köşkü’ne davet ederek “Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz” dedi. Ertesi gün Meclis'te yapılan oylama sonucunda Türkiye Cumhuriyeti resmen ilan edildi ve Mustafa Kemal Atatürk ilk Cumhurbaşkanı olarak seçildi.
Cumhuriyet’in İlanıyla Yeni Bir Dönem Başladı
Cumhuriyet’in ilanı, sadece bir yönetim şekli değişikliği değil; aynı zamanda halkın yönetime doğrudan katılımını esas alan bir anlayışın kabulüydü. Atatürk’ün, “Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır” sözleriyle duyurduğu bu yeni dönem, Türk halkı tarafından büyük bir coşkuyla karşılandı.
Yeni sistemle birlikte cumhurbaşkanı, başbakanı atayacak; başbakan ise bakanları belirleyerek cumhurbaşkanının onayına sunacaktı. Bu düzenleme ile Meclis Hükümeti Sistemi sona ererken, parlamenter rejime geçildi.
29 Ekim, 1925’ten Bu Yana Milli Bayram
Cumhuriyet’in ilanı, ilk kez 1924 yılında düzenlenen törenlerle kutlandı. Bir yıl sonra ise 29 Ekim, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından “milli bayram” olarak kabul edildi. O tarihten bu yana her yıl yurt genelinde çeşitli etkinliklerle kutlanan Cumhuriyet Bayramı, halkın birlik ve beraberlik içinde geleceğe umutla bakmasını sağlayan en önemli simgelerden biri olmayı sürdürüyor.
