Orta Doğu’da tırmanan İran-İsrail çatışmaları, bölge ülkelerinin hava savunma yetenekleri, füze kabiliyetleri ve askeri teknoloji yatırımlarını yeniden gündeme taşıdı. Türkiye de bu denklemin önemli aktörlerinden biri olarak, yerli ve milli füze sistemleriyle hem kara hem deniz hem de hava sahasında caydırıcı savunma kapasitesini her geçen gün artırıyor. Savunma Sanayii Başkanlığı öncülüğünde ROKETSAN tarafından geliştirilen yerli sistemler, Türkiye'nin askeri bağımsızlığını güçlendirmede kritik bir rol oynuyor.
Karadan Karaya Vuruş Gücü: TAYFUN, BORA ve TRG-300
Yeni nesil milli füze sistemleri arasında öne çıkan TAYFUN, 280+ km menzili ve hipersonik hızıyla dikkat çekiyor. Bu özelliği sayesinde hava savunma sistemlerinin radarlarını etkisiz bırakabiliyor.
BORA füzesi, 280 km menzile sahip ve özellikle radar mevzileri, haberleşme sistemleri ve komuta merkezlerine karşı yüksek isabetle görev yapabiliyor.
TRG-300 ise 20 ila 120 km menzildeki yüksek öncelikli hedeflere karşı etkili. Beş dakikadan kısa sürede azami menziline ulaşabilmesi, onu kısa süreli çatışmalarda hızlı tepki kabiliyetiyle öne çıkarıyor.
Seyir Füzelerinde Yeni Nesil: ATMACA ve ÇAKIR
ATMACA, karadan veya denizden fırlatılabilen, karıştırmaya dayanıklı ve stratejik hedeflere yönelik tasarlanmış milli bir seyir füzesi. 280 km menziliyle farklı platformlara entegre edilebiliyor.
Yeni nesil seyir füzesi ÇAKIR, düşük görünürlük (stealth) ve yüksek hedef hassasiyetiyle Türkiye'nin deniz savunmasındaki yeni kozlarından biri olarak gösteriliyor.
Hava Gücünü Destekleyen Sistemler: SOM, LAÇİN ve CİRİT
Stand-Off Mühimmatı (SOM), 250 km menziliyle hava savunma sistemlerinin menzili dışındaki hedefleri vurabiliyor. Hava platformları için geliştirilen bu mühimmat, özellikle düşman hava savunma merkezlerine karşı kullanılıyor.
LAÇİN, kızılötesi arayıcı başlığı ve taktik veri bağı sayesinde uçaktan veya İHA’dan ateşlenebilen, sabit ve hareketli hedefleri etkili biçimde vurabilen akıllı güdüm kitlerinden biri.
CİRİT ise kara, deniz ve hava araçlarından fırlatılabilen, hafif zırhlı ve zırhsız hedeflere karşı düşük maliyetli ve yüksek hassasiyetli bir çözüm olarak öne çıkıyor.
Türkiye’nin Hava Kalkanı: SİPER ve HİSAR
Uzun menzilli hava ve füze savunma sistemi SİPER, iki farklı ürün ile hizmet veriyor:
-
SİPER Ürün-1: 100 km menzile sahip
-
SİPER Ürün-2: 150 km üzeri menzile ulaşabiliyor
HİSAR hava savunma sistemi ise sabit ve döner kanatlı hava araçları, seyir füzeleri ve İHA’lara karşı aktif koruma sağlıyor. Özellikle askeri üs, liman ve kritik tesislerin korunmasında görev alıyor.
Denizlerde Stratejik Savunma: AKYA ve BARBAROS
AKYA torpidosu, denizaltılardan fırlatılmak üzere geliştirilen ağır sınıf bir mühimmat olarak, su üstü ve su altı hedeflere karşı etkili angajman kabiliyetine sahip.
BARBAROS kıyı savunma sistemi, ATMACA ve ÇAKIR füzeleriyle entegre çalışabiliyor. Mobil yapısı sayesinde hızlı konuşlanma avantajı sunuyor.
Türkiye’nin son yıllarda attığı yerli savunma adımları, sadece teknolojik yeterliliği değil, aynı zamanda bölgesel dengelerde söz sahibi olma kararlılığını da ortaya koyuyor. Hem savunma hem de caydırıcılık kabiliyeti açısından milli füze sistemlerinin sahada aktif şekilde kullanılması, dışa bağımlılığı azaltırken Türkiye'nin kendi askeri doktrinini oluşturma sürecini de hızlandırıyor.