İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan Hüseyin Köksal’ın eski şoförü Servet Yıldırım, savcılığa verdiği ifadede kamuoyunu sarsacak detaylar paylaştı. Yıldırım, Olay TV’nin 2,5 milyon Euro karşılığında İBB kaynaklarıyla satın alındığını, paranın Kültür AŞ üzerinden sağlandığını öne sürdü.
Yıldırım ifadesinde, Hüseyin Köksal’ın Olay TV’yi, Ekrem İmamoğlu’nun talimatıyla Cavit Çağlar’dan satın almak istediğini, satın almanın Fatih Keleş üzerinden İBB kaynaklarıyla finanse edildiğini belirtti. Kanalın kurulumu için gerekli teçhizatlara 2 milyon Euro, kanalın taşındığı plazaya ise 1,2 milyon Euro harcandığı iddia edildi. Satın alma sürecinde paraların çantalarla elden taşındığını söyleyen Yıldırım, taşıma işlemlerinde bizzat kendisinin de görev aldığını ifade etti.
Kanalın devrinin gerçekleşmemesi üzerine plazanın Tarih TV’ye devredildiğini belirten Yıldırım, elde edilen gelirle Beyoğlu’nda tarihi bir binanın satın alındığını, bu işlemlerin Carsal isimli şirket üzerinden yapıldığını, şirketin görünürde Hüseyin Köksal’a ait olduğunu ancak asıl sahibinin İmamoğlu olduğunu ileri sürdü.
Yıldırım, Advertcity ve Urbanmedia isimli iki reklam firmasının İBB reklam ihaleleri için kurulduğunu, bu şirketlerin yıllık cirosunun 1,5 milyar TL’ye ulaştığını söyledi. İddiasına göre gelirlerin %60’ı İmamoğlu’na, %20’si Hüseyin Köksal’a, %20’si ise Murat Kapki’ye aktarılıyordu. Gelirlerin nakit olarak 30-40 günlük periyotlarla valizlerle taşındığını, döviz büroları üzerinden işlem gördüğünü ve çelik kasalarda saklandığını anlattı.
Yıldırım, Kültür AŞ eski Genel Müdürü Serdar Taşkın’ın, şirkete ait paraları şoförü aracılığıyla evine götürdüğünü, bir kısmını kendi hesabına yatırdığını ve bu paralarla külçe altın alıp bankadaki kasalara koyduğunu öne sürdü. Ayrıca, Taşkın’ın iki villa aldığını ve bu villaları başka bir isim üzerine yaptığı iddiasında bulundu.
CHP Kurultayı sırasında bazı üyelere nakit para dağıtıldığı ve KİPTAŞ’tan ev verildiği iddiaları da Yıldırım’ın ifadesinde yer aldı. Bu bilgilerin kendisine, şoförler ve yakın çevre aracılığıyla aktarıldığını söyledi.
İfadede adı geçen kişiler arasında Ekrem İmamoğlu, Hüseyin Köksal, Fatih Keleş, Murat Ongun, Emrah Bağdatlı, Serdar Taşkın, Ahmet Köksal, Murat Kapki ve Tuncay Yılmaz bulunuyor. İddialara göre, bu isimlerin yer aldığı yapıda medya, reklam ve ihale ilişkileri organize ediliyor; finansal akışlar özel toplantılarda belirleniyordu.
Yıldırım, ifadesinin sonunda İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan tarafından, operasyon yapılmadan bir hafta önce "dik durması" konusunda uyarıldığını ve cezaevinde ifadesini engelleyecek biçimde baskı altında tutulduğunu ileri sürdü.