İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)'ne yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturmasında, etkin pişmanlık kapsamında ifade vererek tahliye edilen reklamcı Hüseyin Kum ile muhasebe çalışanı Murat Bıyık'ın beyanları gündem yarattı. İddialar, ihalelerin usulsüz şekilde dağıtıldığını ve ödemelerin belirli kişiler tarafından organize edildiğini ortaya koyuyor.
İhalelerde Usulsüzlük İddiaları
Hüseyin Kum ifadesinde, bazı ihalelerin önceden belirlendiğini ve kendisinin de yan tekliflerle bu düzenin bir parçası haline getirildiğini belirtti. Kum, "Bu ihaleleri Taner Çetin yönetir, Fikri Murat Demir organize ederdi" dedi. Reklamcı, kazandığı ihalelerden gelen ödemeleri de Demir’e ilettiğini söyledi.
KİPTAŞ Projelerinde Vade Kısaltma ve Komisyon İddiası
İnşaat teknikeri Altan Gözcü ise KİPTAŞ projelerinde yaşanan farklı bir usulsüzlüğe dikkat çekti. Gözcü, vadelerin kısaltılmasıyla birlikte çok sayıda vatandaşın mağdur edildiğini ve dairelerin cezai şartlarla geri alındığını ifade etti. Ayrıca, Adem Soytekin’in bazı devirlerden ek komisyonlar aldığı da iddialar arasında yer aldı.
Alt Faturalarla Muhasebe Oyunu
Etkin pişmanlık kapsamında ifade veren Murat Bıyık, Kültür AŞ üzerinden gerçekleştirilen bazı ihalelerde asıl faturalara ek olarak alt faturalar düzenlendiğini ve bu faturaların kurumlara teslim edildiğini belirtti. Bıyık, patronunun talimatıyla sahte fatura süreçlerinin yönetildiğini ve bazı ödemelerin elden çanta ile taşındığına tanık olduğunu aktardı.
Sistemin Başında Kimler Var?
İfadelerde adı geçen kişiler arasında İBB’ye bağlı Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı Taner Çetin, KİPTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kurt, iş insanı Adem Soytekin, medya ilişkileri yöneticisi Fikri Murat Demir, eski sözcü Murat Ongun ve İBB yönetiminden Fatih Keleş gibi isimler yer alıyor. Tüm bu iddialar, soruşturmanın geniş bir ağı kapsadığını gösteriyor.
Beyanların ardından etkin pişmanlık hükümleri uygulanan Hüseyin Kum, Altan Gözcü ve Murat Bıyık gibi isimler, konutu terk etmemek şartıyla tahliye edildi. Ancak soruşturma "suç örgütü kurmak", "rüşvet", "ihaleye fesat karıştırmak" gibi ağır suçlamalarla sürdürülüyor.