Van'da görev yapan hekimler ile akademisyenlerin ortak çalışması sonucu geliştirilen yapay zekâ destekli tanı sistemi, uyku apnesi hastalığında erken teşhis sürecini dönüştürüyor. Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi iş birliğiyle geliştirilen bu sistem, yalnızca birkaç dakikada yüksek doğruluk oranıyla tanı koyabiliyor.

Geceleri horlama ve nefes durması gibi belirtilerle kendini gösteren uyku apnesi, sabahları baş ağrısı, yüksek tansiyon ve kalp ritmi bozuklukları gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Uzmanlara göre hastalığın geç teşhisi, hayati risklerin artmasına yol açıyor. Ancak mevcut yöntemlerde sınırlı yatak kapasitesi ve uzun randevu süreleri, teşhis sürecini ciddi ölçüde yavaşlatıyor.

Yeni sistem, derin öğrenme teknolojisi ile donatılmış bir yapay zekâ modeline dayanıyor. Uyku laboratuvarında gece boyunca izleme gerektirmeyen bu yöntem, yalnızca dakikalar içinde %98,5 doğruluk oranıyla sonuç veriyor. Bu sayede hem hastalar uzun bekleme sürelerinden kurtuluyor hem de sağlık merkezlerindeki yoğunluk azaltılıyor.

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Siahmet Atlı, geliştirdikleri bu sistemin hem zaman hem de maliyet açısından büyük avantaj sağladığını belirtti. Atlı, "Yatak kapasitemiz sınırlı olduğu için bazı hastalara ancak altı ay sonrasına randevu verilebiliyor. Ancak bu yeni yöntemle bu sorunların tamamını ortadan kaldırabiliyoruz" dedi.

Van YYÜ’den Dr. Hasan Hataş ise, sistemin ses verilerinin analizine dayandığını belirterek, "7-8 saatlik horlama sesi kaydı yalnızca beş dakikada analiz edilebiliyor. Günde yaklaşık 250 hastaya tanı konulabilecek bir altyapıya sahibiz" ifadelerini kullandı.

Sistemin bir diğer önemli avantajı, hekimlerin iş yükünü azaltması ve daha fazla hastaya daha kısa sürede ulaşılabilmesini sağlaması. Yapay zekâ teknolojisinin bu tür uygulamalarla sağlık hizmetlerine hız kazandırması, erken teşhis ve tedavi şansını artırarak yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor.